Hayat Anladığın Gerçekler Kadardır Aslında
Demek ki bu yüzden yalnız ölürmüş savaşçılar kuru kalabalıklarda. Bu yüzden yalnızlığına terk edilirmiş gerçekler. Çünkü uyanmak istemeyen kalabalıkların kâbusudur gecenin sessizliğinde ötenler. Belki ileri giden bir varlıktır bu dengesizlik içinde denge arayanlar. Bu yüzden işte terk edilir gerçekleri gösterenler.
Çıkarsın sahneye ifade etmek için ifade edilmesi beklenenleri, yetmezsin. Yavaşça süzülürsün beklentiler denizinden. Bürünürsün kendi benliğine, beğenilmezsin. Çünkü karşısında durduğun kalabalık sadece bir kalabalıktır, anlamsızdır. Aralarında beslendiğin nehirler vardır, coşkulu ve sessiz.
Aralarında yoldaşın vardır, hakiki ve saklı. Bilirsin değerini, bu kalabalığın içinde saklı. Düşünürsün onlar neden saklı? Yenilmiş midir bu kalabalığa? Yoksa anlamış mıdır anlamsızlığı? Onun için mi saklanmıştır kendi kabuğuna? Bulamazsın…
Çünkü sen aradığını bulmak için çıkmışsındır yola ve bulmadan dönmeyeceksindir eve. Belki
kabuğunda yaşamak yetecektir de sana. Bilemezsin…Bildiğin bir şey vardır senin, “ bildiklerin seni, bilmediklerin bildiklerini güldürür.”. Yine de sitem etmek istersin bu anlamsız kalabalıklara, kabuğunda saklı kalanlara.
Sonra bir şey olur…
Bir sabah kalkarsın düşlerinden, uyanırsın gerçeklerine. Bakarsın etrafına, seni saran bu
anlamsızlıklar kalabalığına. Anlarsın…Hiçbir savaşın hiçbir kalabalık için yapılmadığını. Her savaşın kendin için yapıldığını ve hayatın kalabalıklar arasındaki anlamsızlığını…
Sende çekilirsin kabuğuna. Artık sesinin önemi kalmamıştır senin için, kalabalıklarda yankılanan. Ve önemi kalmamıştır kalabalıkların, gerçeklerini paylaşmayan. Sessizce süzülürsün sessizliğine, beslendiğin nehirler gibi, yürüdüğün yollardaki yoldaşlar gibi. Unutulursun kendi savaşında…
Artık ardında kalan sadece anlamsız bir kalabalıktır işte, kendi gürültüsünde kendine oynayan.
Ve dersin kendi kendine ;
"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…"
Çıkarsın sahneye ifade etmek için ifade edilmesi beklenenleri, yetmezsin. Yavaşça süzülürsün beklentiler denizinden. Bürünürsün kendi benliğine, beğenilmezsin. Çünkü karşısında durduğun kalabalık sadece bir kalabalıktır, anlamsızdır. Aralarında beslendiğin nehirler vardır, coşkulu ve sessiz.
Aralarında yoldaşın vardır, hakiki ve saklı. Bilirsin değerini, bu kalabalığın içinde saklı. Düşünürsün onlar neden saklı? Yenilmiş midir bu kalabalığa? Yoksa anlamış mıdır anlamsızlığı? Onun için mi saklanmıştır kendi kabuğuna? Bulamazsın…
Çünkü sen aradığını bulmak için çıkmışsındır yola ve bulmadan dönmeyeceksindir eve. Belki
kabuğunda yaşamak yetecektir de sana. Bilemezsin…Bildiğin bir şey vardır senin, “ bildiklerin seni, bilmediklerin bildiklerini güldürür.”. Yine de sitem etmek istersin bu anlamsız kalabalıklara, kabuğunda saklı kalanlara.
Sonra bir şey olur…
Bir sabah kalkarsın düşlerinden, uyanırsın gerçeklerine. Bakarsın etrafına, seni saran bu
anlamsızlıklar kalabalığına. Anlarsın…Hiçbir savaşın hiçbir kalabalık için yapılmadığını. Her savaşın kendin için yapıldığını ve hayatın kalabalıklar arasındaki anlamsızlığını…
Sende çekilirsin kabuğuna. Artık sesinin önemi kalmamıştır senin için, kalabalıklarda yankılanan. Ve önemi kalmamıştır kalabalıkların, gerçeklerini paylaşmayan. Sessizce süzülürsün sessizliğine, beslendiğin nehirler gibi, yürüdüğün yollardaki yoldaşlar gibi. Unutulursun kendi savaşında…
Artık ardında kalan sadece anlamsız bir kalabalıktır işte, kendi gürültüsünde kendine oynayan.
Ve dersin kendi kendine ;
"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…"
Hayat Anladığın Gerçekler Kadardır Aslında yorumları
deniz çıra
09.10.2007öyle ki; tam da "zamanı değildi"dediğimizde hayat bitiyor kalıyoruz cilveleriyle....aslında her daim zamanı değildir, tıpkı her ölümün erken olduğu kadar...tıpkı her kaçırılan fırsatın ardından hayıflanılan gibi....Hani kendinizi tamamlarsınız ya bazen okudukça yahut izledikçe,yazılanlar benim yüreğime ulaştı,teşekkürler.
murat
14.04.2011yazılanlar ve yazan benim yüreğime ulaştı,teşekkürler.
suskun yüregim
04.10.2007cok güzel bir paylaşımdı yüreğine sağlık
Konular
- Her çocuk potansiyel bir dahidir
- Kurallara uymak ya da aşırı kuralcılık
- Tüm öğrencilerle nasıl ilgilenebilirim saçmalığı
- Otorite mi sindirme mücadelesi mi
- Sınıf dış hayatın kopyasıdır
- Suçlu sadece suçu işleyen değildir
- Çocuklar tüm gün zaten okulda
- Başarısız öğrenci yoktur, başarısız öğretmen vardır
- Zengin çocuğu şımarıktır felsefesi
- Öğretmende kemikleşen önyargı duygusu
- Öğretmenin ailevi sorunları okula yansır
- Öğretmen sürekli okuyup kendisini geliştirmeli
- Öğrenci veya veliyi suçlamak öğretmenin acziyetidir
- Sığ öğretmenler kendisini gösterir
- Öğretmen, öğrenci ve veli sorunları
- Öğretmen çözüm üretmeli seçenek sunmalı
- Sorunlu öğrenciler birbirinden uzaklaştırılmalı mı
- Öğretmen veli ile işbirliği yapmak zorunda
- Öğretmene rüşvet vermek caiz midir?
- Veliden kaçan öğretmen modeli
- Öğretmenin çocuklarının başarısı var mı
- Eşinin mesleği ve başarısı öğretmene de yansır
- Çocuğun yetenekleri keşfedilmeli
- Dahi çocuk nasıl keşfedilir
- Emekli öğretmenin özel okulda ders vermesi
- Psikolojik şiddet uygulayan öğretmenler
- Öğretmenin ağzından çıkan kelimeler
- Velilere eşit mesafede olmak zorunda
- Veliler ve öğretmenler için eğitim programları
- Aşk ve hayal kırıklığı