Çocukların sinirli ve stresli anları

Çocuğunuz bir yaşını geçtikçe daha çok hareketlenmeye, evde ne var yok keşfetmeye başlar. Hiçbir yaptırımdan anlamaz. Ne kadar “dur, yapma, hayır” deseniz de gözünüzün içine baka baka bildiğini okur. Çekmeceleri boşaltırken siz yanına yaklaştıkça daha hızlı boşaltmaya başlar. Bunların yanlış olduğunu ona anlatmak çok zordur. Bu dönemde çocuklar “hayır”ın en azından hoşlanılmayan bir şeyi ifade ettiğini fark ederler, fakat buna uyma davranışı geliştiremezler. Çocuğa sürekli müdahalede bulunulduğunda o da benliğini daha çok ortaya koyma yarışına girerek yaramazlıklarında ısrar edecektir. Bu yaştaki çocuklar hayli meraklıdırlar ve daima istediklerini yaptırmak isterler. Güvenliğini sağladıktan sonra, araştırıp keşfetmesine, merakını gidermesine izin vermek gerekir.

Çocuğun güvenliği için ulaşabileceği yerlerdeki temizlik maddelerini, tehlikeli eşyaları ve boğazına kaçacak türdeki her şeyi ortadan kaldırdıktan sonra çekmecelerin birine eline almasında bir mahsur olmayan küçük kaplardan koyarak merakını gidermesine yardımcı olabilirsiniz. Diğer dolapların kapaklarını açamayacağı şekilde lastiklerle bağlamak, vitrin kapaklarını bantlamak gerekebilir. Bunları yaptıktan sonra asıl mesele çocuğun ilgisini nelere yöneltmesi gerektiğini bulmaktır.

Aksi halde isteklerine sürekli ambargo konması onu bu yasaklara itiraz eden, hatta sinirlenerek bağıran, vuran, işi daha da ileriye götürüp sinir nöbetleri geçiren, tıkanıncaya kadar ağlayan öfkeli bir hale dönüştürebilir. Olayları bu boyutlara taşımadan, “hayır”ı bu dönemde öğretmekte ısrarcı olmayıp, bulunduğu dönemin özelliklerini iyi takip etmek ve o doğrultuda alternatifler geliştirmek en doğru yaklaşımdır.

BİR YAŞTAN İTİBAREN DOKUNARAK ÖĞRENME HIZI ARTAR

Birinci yaşına giren çocuk genelde bu aylarda yürümeye başlar. Yürümek eşyalara daha fazla ulaşma ve hakim olma isteğine yardımcı olur. Dokunarak eşyayı öğrenmesi hızla ilerler. Bu döneme kadar yetişkinlere bağımlı olan bebek bağımsız olarak hareket gücünün arttığını fark eder. Eline aldığı, ağzına götürerek keşfetmeye çalıştığı her şeyden bir şeyler öğrenirken bu gibi birçok öğrenme deneyimi çeşitli riskler barındırır. Ebeveynlerin aşırı kaygılı yapıda olması, çocuğun eline almak istediği her nesneye karşı hemen itiraz etmesi çocuğun kafasını karıştırdığı gibi, o nesnelere karşı merakını daha da artırır.

Çocuk kırılacak bir eşyayı, diyelim en sevdiğiniz bir vazoyu almak istediğinde vazoyu elinize alıp onun dokunmasına, üzerindeki desenleri incelemesine, istiyorsa ağzıyla keşfetmesine imkan tanımanız onun merakını giderebilir. Aynı eşyayı yeniden isterse yine sizin kontrolünüzde ona dokunmasına izin verdiğinizde o hareketi oyun sanarak hep tekrarlamak da isteyebilir. İtiraz edip onunla inatlaşmak ve otoritenizi hissettirme refleksine girmek yerine, ilgisini sevdiği bir oyuncağa ya da bir oyuna çekerek o eşyayı alma isteğini unutturabilirsiniz. Çocukla inatlaşmak, çocuğun inatçı ve sinirli olmasına yol açabileceği gibi, o davranışa ebeveyn izin verdiğinde bu kez çocuk üzerindeki otoritesinde sorun yaşamasına sebep olur. Ebeveyn bir kez “hayır” dediğinde o şeyin hep hayır olacağını çocuk bilmelidir. Eğer bunu başaramayacaksa yasak koymadan önce farklı yöntemleri denemesi daha uygun olur.

UYKU SAATLERİ VE BESLENME DÜZENİ DEĞİŞEBİLİR

Bir yaş sonrasında çocuğun önceki dönemine oranla uyku saatlerinde de değişimler yaşanabilir. Önceden ayağınızda salladığınızda kolayca uyurken bu kez uyumaya direnerek kalkıp odanın içinde koşmaya, uykudan kaçmaya başlar. Uykusu gelmiş olsa da uyku anını kendisi belirlemek ister. İlla onu uyutmaya çalışmaktansa o an dikkatini biraz dağıtmasına izin vermek, yorulduğunda tekrar uyutmaya çalışmak daha doğru olur. Eğer uyumak istemiyorsa aç yahut susuz olup olmadığına bakmak işe yarayabilir. Hiç biri fayda etmiyorsa uyuması için ısrarcı olmak doğru değildir.

Çocuğun yeme alışkanlıklarında da değişiklikler yaşanabilir. Yemek yedirmekte ısrarlı davranmak çocuğu yemekten uzaklaştırabilir. Dikkatini farklı bir şeye çektiğinizde o şeyi keşfetmeye çalışırken, kolaylıkla ağzını açarak yemek yemeğe itiraz etmeyebilir. Bu dönemde çocukların istek ve merakında da kararsızlıklar görülebilir. İstediği bir oyuncak için ağlarken, oyuncağa kavuştuğunda bu kez onun yanında duran başka bir şeyi isteyebilir. Onun isteğini yapmadan yahut ona itiraz etmeden önceden duygusunu anlamaya çalışın. Eğer ısrarla bir şeyi istiyorsa onu çok merak ediyor demektir. Merakını gidermeye çalışın. Eğer o nesneyi almak istemekte çok dirençli değilse, “Hayır, o senin oyuncağın değil, bak bunlar senin oyuncakların” şeklinde yaklaşımlar göstererek ilgisini farklı yöne çekerken “hayır” kelimesini de kullanabilirsiniz. Çocukla konuşurken kısa ve açık cümleler kurun. Karmaşık cümlelerinizi anlamakta zorlanabilir.

KENDİSİ YEMEK İSTEDİĞİNDE ETRAF KİRLENİR DİYE İTİRAZ ETMEYİN

Çocuklar bardakla su içen birilerini gördüklerinde kendileri de bardaktan içmek isterler. Su içmekten çok suyla oynamak ilgilerini çeker. Aynı şekilde yemek yerken kaşığı kendileri tutmak, bu arada yemekle de oynamak isterler. Kaşığı ağızlarına düzgün olarak götürmeleri pek mümkün değildir. İşi oyuna dönüştürüp yemekleri üstlerine ve etrafa yaymaya bayılırlar. Bu sebeple anneler çocuklarının yemek yeme girişimlerine pek müsaade etmeye yanaşmazlar. Kimi uzmanlar çocuğun kendi kendine yediği yemeğin onun için daha yararlı olacağına inanır. Çünkü burada zorlama yoktur, aksine çocuk yemek için isteklidir.

Etrafa yemek döktüğü ve yeterince beslenemediği için yemeğini kendisinin yemesine karşı çıkmak yerine önüne küçük bir tabak ve çay kaşığı koyarak buradan kendisinin yemesine müsaade etmek, o kaşıkla ağzına yemek götürmeyi öğrenirken diğer yandan annenin ona yemeğini yedirmesi daha kolay olabilir. Çocuk hem kendisi yemek yemenin tadına varmış, hem kaşık tutmayı öğrenmeye başlamış hem de o arada oyalanırken anne ona hızlıca yemeğini yedirmiş olur. Yemek yerken ellerine ve yüzüne bulaştıracak olsa da eliyle yeme isteğine müsaade edilmelidir. Bir yaş çocukları isteklerinin anlaşılmadığı ve meraklarının giderilmediği durumlarda sinirlenirler. Bu durum çocuğun genel karakteristik yapısı olarak algılanmamalı, çocuğun ne istediğine odaklanmalıdır. Çocuklar “hayır”ın istenmeyen bir şey olduğunu fark edebilmekle beraber bu komuta uyma davranışı gösteremezler. Bu sebeple onlarla inatlaşmak yerine ilgilerini farklı yerlere çekmek daha doğru bir eğitim yaklaşımıdır.

BİR YAŞ ÇOCUKLARI NELER YAPABİLİR?

• Bir yaşındaki çocuklar tepkilerini sinirlenerek gösterirler. Anlaşılamadıklarında çığlık atar, bağırır, eşyalara zarar verir, kendini yere atarlar. Bunu önlemek için çocuğun ilgisi başka yöne çekilmeli.
• Bazı davranışlarını sinirlilik olarak algılamayın. Eşyaları, oyuncakları vb. şeyleri itmek, kırmak ve fırlatmak hoşlarına gider. Bu olayı bir oyun gibi algılar ve eğlenceli olduğunu sanırlar.
• Neden-sonuç ilişkisini anlamaya başlarlar. Çocukla kısa ve anlaşılır cümlelerle konuşmayı, olayları açıklamayı ihmal etmeyin.
• Duygularını tanımasına yardımcı olun. Örneğin bir kutuyu açamadığında ya da topu istediği yere yuvarlayamadığında kızıyorsa hemen “Bu seni kızdırıyor” diyerek o an içinde bulunduğu duygusal durumu isimlendirin.
• Topla oynayabilirler. Topu eliyle atar, ayağıyla tekmeleyebilir. Hareket halindeki topu tutabilir ve ayakuçları üzerinde durabilir.
• Kitaptaki resimleri inceler, sayfaları çevirebilir. Kalem tutar ve karalama resimler yapar.
• Oyuncakları ile kule yapar, küçük oyuncakları büyük oyuncakların içine koyabilir.
• Çocuğun ısrarla istediği bir şey için itiraz edip inatlaşmaktansa çocuğun bu tür becerileri doğrultusunda ilgisi kolayca bu yöne çekilebilir.