Çözüm

Adil bir uzlaşma

"Çocukların sevgiye gereksinimi vardır, özellikle de hak etmedikleri zaman. Harold S. Herbert

Yetişkinler olarak unutmamamız gerekir ki, çocuklarla aramızdaki bir anlaşmazlığı sonuçlandırabilmek için uzlaşmamız gerektiğinde, onlardan daha avantajlı bir durumdayızdır. Onlarla uzlaşırken şunları göz önünde bulundurmalıyız:

- çocukların ifade yeteneği bizimki kadar iyi değildir
- duygularını bizim kadar iyi kontrol edemezler
- duygu ya da davranışlarının arkasındaki nedenleri anlayacak kadar bilinçli değillerdir
- bazı hareket ve tutumların sonuçlarını takdir edecek kadar yaşam deneyimleri yoktur
- özür dilemenin değerini takdir edemezler.

Bu da uzlaşma masasında tarafların eşit olmadığını gösterir. Bilgeliğimizi onlarla paylaşıp, onlara gerekli sosyal becerileri kazandırdıktan sonra bile, aldığımızdan daha çok vermemiz gerekir.

Çözümü ertelemek

Çocuklar anında çözüm ister, stresli anababaların da çoğu böyledir; fakat kural olarak bu olası değildir, çünkü anlaşmazlığa demokratik bir çözüm bulmak zaman alır ve konuyu sakin bir şekilde düşünecek ve tartışacak beyinlere gerek vardır.

Bu nedenle, bir süre onu anlayışla karşıladığınızı ifade eden sözleri ("... yapmak istediğini biliyorum."/ "Çok sinirli olduğunun farkındayım, ama ...") tekrar edin ve "Kırık Plak" tekniğini uygulayıp, konu hakkında "daha sonra" konuşmak istediğinizi tekrar tekrar söyleyin.

5 AŞAMALI STRATEJİ: Çocukların problem çözmede kullanabileceği bir strateji

Bu stratejide çocuğun bir problemi hem kendine güvenerek, hem de başarıyla çözebilmesi için beş önemli aşama vardır:

K O N U Ş
D Ü Ş Ü N
D E N E T L E
H A R E K E T E G E Ç
O D Ü L L E N D İ R

Konuş

Sorununuzu paylaşırsanız, sorun bir bütün olmaktan çıkıp yarıya iner.

Çocukların çoğu ya sorunlarını başkalarına hissettirmez ya da farklı biçimlerde dışavurur. (Örneğin, küçük kardeşini dövmek, yatmak istememek ya da başkalarının eşyalarına zarar vermek, vb.) Bu nedenle, atılacak ilk adım, kendilerini üzen ya da endişelendiren konuyu, çok güvendikleri biriyle konuşabilmelerini sağlamaktır. Pek çok vakada bu kişi büyük olasılıkla anababadır. Ancak, eğer sorun anababayla ilgili ise, ya da bunu sizinle herhangi bir nedenle paylaşamıyorsa, sorunu bir başkasıyla konuşabilmesi için onu teşvik edin - bu eşiniz, arkadaşınız, büyükannesi ya da öğretmeni olabilir.

Umarım seçtikleri insan onu umutlandıran, teşvik eden ya da sorununu çözmede yardımcı olmaya çalışan bir insan olur.

Düşün

Problem çözme stratejileri öğretin

"Strateji" sözcüğünü kullanmasalar da, yetişkinlerin pek çoğunun kullandıkları problem çözme stratejileri vardır. Bunlara belki "sağduyu", "oyunun kuralları", "işin püf noktası", "annemin başarı reçetesi" ya da "komik alışkanlığım" gibi isimler verilir.

Ancak, hepimiz çocuklarımızın bu bilgilerle dünyaya gelmediğini unutuverir ve günlük koşuşturmada denenmiş, sınanmış bu stratejileri çocuklarımıza öğretmeyi atlarız. Bu yüzden, kullandığınız bu stratejilerin neler olduğunu bir oturup düşünün ve bunları çocuklarınıza anlayabilecekleri bir dille anlatın.

Bu konuda herhangi bir gereksiniminiz olduğunu düşünüyorsanız, piyasada değişik kitaplar bulabilirsiniz.

Destek olma

Her ne kadar arka plana çekilmeye ve çocuğumuzun kendi sorununa kendi çözümlerini getirmesi gerektiğine karar versek de, ona destek olmak gibi çok önemli bir rolümüz de vardır. Onu teşvik edebilir, ağlaması için omuzumuzu hazır tutabilir ya da onu kutlamak veya başarısını paylaşmak için bir kenarda beklediğimizi söyleyebiliriz.

Umarım çocuğunuzla olan ilişkiniz ona, onu desteklediğiniz ve sonuç ne olursa olsun yanlarında olduğunuz gibi bir izlenim veriyordur; fakat acaba o buna yürekten inanıyor mu? Çocuklar bir sorunları olduğu zaman, bazen bizlerin hep yanlarında olduğumuzu unutuverirler. Bu durum, özellikle de herkesin kolaylıkla çözebildiğine inandıkları bir sorunu çözemediklerinde ve bu nedenle kendilerini "aptal" hissettiklerinde geçerlidir. (Ayakkabılarının bağcıklarını bağlamaları için verdiğiniz mücadeleyi anımsıyor musunuz?)

Bu nedenle, çocuğunuz herhangi bir sorunu çözmeye çalışırken, ona destek olduğunuzu açıklıkla ifade edip etmediğinizi kendinize sorun. Örneğin:

Yeterince müdahale etme

Diğer bütün beceriler gibi, problem çözme de en etkin şekilde aşamalı olarak öğrenilir. Böylelikle, her bir başarı bir sonraki, biraz daha zor sorunla baş edebilme konusunda kendimize olan güvenimizi arttırır. Her ne kadar çocuklarımızın yaşamlarında karşılaşacakları sorunların yoğunluğunu kontrol edemesek de, kendi sorunlarını çözmede yüklenecekleri sorumluluklarının miktarını belirleyebiliriz.

"Bizler çocuklarımıza çözmeleri gereken problemler vermek yerine, unutmamaları gereken yanıtlar veririz.´´
Roger Lewin