Haklı Olmak
Onlara haklarını öğretin
Çocuklarınızın kendilerini iyi ifade edebilmeyi öğrenebilmeleri için, önce bunun hakları olduğunu bilmeleri gerekir. Maalesef toplumumuzda hâlâ "iyi çocuk" "yumuşak başlı ve alçak gönüllü çocuk" anlamına gelmektedir.
Çocuklarınıza vurgulamanız gereken haklarından bazılarını 121. sayfada bir liste halinde sunuyorum. Bunlar sık sık istismar edilen ve sorgulanan haklardır. Bunları liste halinde vermemin amacı, hem sizin, hem de çocuğunuzun bu hakları çok iyi öğrenmeniz ve kafalarınızda yer
Haklarım
Yanıt "hayır" olsa da, isteklerimi almaya hakkım var
Karşımdaki kişi yardım etmek istemese ya da meşgul olsa bile, yardım istemeye hakkım var
Başkalarına saçma gelse de, benim de fikir sahibi olmaya hakkım var
Başkaları doğru bulmasa da, benim de duygularım olmasına hakkım var
Özellikle elimden geleni yapmaya çalıştığımda, hata yapmaya hakkım var
Başkaları başaracağıma inanmasa bile, tekrar tekrar denemeye hakkım var
Başkaları onaylamasa da, fikrimi değiştirmeye hakkım var
Başkaları kendilerine anlatmam konusunda ısrarlı olsa bile, sırlarım olmasına hakkım var
Zor ama mümkün
Kişi haklı da olsa, münakaşa etmeyip karşısındakine, “sen haklısın” derse mutluluğu yakalayabileceğinden sonra, dostların, dostlukların azaldığı günümüzde, bunların kaybedilmesine sebep olan münakaşa konusunu biraz daha açmak istiyorum. Çünkü, münakaşa, dostların arasını açar, kin ateşini körükler.
Münakaşa, karşıdaki insanı cahil yerine koymak demektir. Sen bilmezsin, ben bilirim demektir. Cahillikle suçlanan herkes az veya çok üzülür, kırılır. Bu da dostluğu zedeler. Ben haklıyım, sen haksızsın demek, kendisinin akıl, fazilet ve ilimde üstünlüğünü isbata çalışmaktır. Bu ise, karşıdakini cehalet ve ahmaklıkla itham etmek demektir.
Kendini karşısındakinden üstün görmek ise, kibirdir. Münakaşanın savunuylacak hiçbir yönü yoktur, her yönden zararlıdır. Münakaşa güzel ahlâkın zıttıdır. Müslüman güzel ahlâklı olur. Hadis-i şerifte,
“Mallarınızla herkesi memnun edemezsiniz. Güler yüz ve tatlı dil ile, güzel ahlâkla memnun etmeye çalışınız!” buyuruldu